Çağdaş Sözlük

insaf ~ انصاف

Redhouse Sözlüğü - insaf ~ انصاف maddesi. Sayfa: 222 - Sira: 14

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü insaf - انصاف ingilizce anlamı, انصاف - insaf osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte انصاف - insaf kelimesi nasıl geçiyor. insaf osmanlıca nasıl yazılır. insaf nedir, insaf ne demek arapca yazılışı.

انصاف means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language انصاف. انصاف attoman turkish I mean, انصاف What is the meaning of the word, what does it mean in turkish انصاف, Ottoman Turkish English Dictionary

انصاف ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ انصاف تعني باللغة الإنجليزية. انصاف ماذا يعني في اللغة العثمانية. انصاف ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية انصاف

انصاف چه کلمات انگلیسی چیست؟ انصاف به معنای انگلیسی. انصاف چه در زبان عثمانی بود. انصاف به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت انصاف

insaf ~ انصاف güncel sözlüklerde anlamı:

iNSAF ::: Yaprak yaprak olma, lime lime olup dağılma.

iNSAF ::: Merhamet ve adâlet dâiresinde hareket. Hakikatı kabul ve itiraf. (Eğer bir mes'elenin münâzarasında kendi sözünün haklı çıktığına tarafdar olup ve kendi haklı çıktığına sevinse ve hasmının haksız ve yanlış olduğuna memnun olsa, insafsızdır. L.)

esnâf ::: (a. s. nısfınc.) : yarımlar, yaniar.

insaf ::: (a. i.) : yaprak yaprak olma, lîme lîme olma, dağılma.

insaf ::: (a. i.) : 1) merhamete, vicdana veya mantığa dayanan adalet. el-insâfü nısf-üd-dîn : dînin yansı insaftır. 2) ortalama davra. nış.

insâf ::: merhamete dayalı adalet.

iNSaF ::: İnsâf, dînin yarısıdır. (Hadîs-i şerîf-İhyâ)

Allah korkusu kalbine yerleşmiş olan kimse, insanlar hakkında insâflı muâmelede bulunur. İnsanlar ise, kendilerine insâf ile iyi muâmelede bulunan kimseyi severler. İşte bunun için, insanların sevgisi, kişinin kalbinde Allah korkusunun mevcûd olduğuna ve o kişinin iyiliğine; insanların buğzu (kini) ise, o kimsenin kötülüğüne ve kalbinde Allah korkusunun az olduğuna delîl gösterilmiştir. (Mâverdî)

İnsaf :::


  1. Acımaya, vicdana veya mantığa dayanan adalet.

  2. "Acı, düşün" anlamlarında bir seslenme sözü.

insâf ::: acıma

insâf ::: ‬acıma

esnâf ::: (a. s. nısfınc.) yarımlar, yaniar.

insaf ::: (a. i.) yaprak yaprak olma, lîme lîme olma, dağılma.

insaf ::: (a. i.) 1) merhamete, vicdana veya mantığa dayanan adalet. el-insâfü nısf-üd-dîn : dînin yansı insaftır. 2) ortalama davra. nış.

İNSAF :::

Yaprak yaprak olma, lime lime olup dağılma