Çağdaş Sözlük

işaret ~ اشارت

Redhouse Sözlüğü - işaret ~ اشارت maddesi. Sayfa: 117 - Sira: 23

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü işaret - اشارت ingilizce anlamı, اشارت - işaret osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte اشارت - işaret kelimesi nasıl geçiyor. işaret osmanlıca nasıl yazılır. işaret nedir, işaret ne demek arapca yazılışı.

اشارت means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language اشارت. اشارت attoman turkish I mean, اشارت What is the meaning of the word, what does it mean in turkish اشارت, Ottoman Turkish English Dictionary

اشارت ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ اشارت تعني باللغة الإنجليزية. اشارت ماذا يعني في اللغة العثمانية. اشارت ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية اشارت

اشارت چه کلمات انگلیسی چیست؟ اشارت به معنای انگلیسی. اشارت چه در زبان عثمانی بود. اشارت به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت اشارت

işaret ~ اشارت güncel sözlüklerde anlamı:

işARET ::: Bir şeyi bir vasıta ile (el, göz, kaş veya parmakla) göstererek bildirmek. * Nişan, alâmet, belli bir iz. * Ist: Doğrudan doğruya olmadan, hatırlatma suretiyle verilen emir. (Münasebat-ı tevafukiye eğer taaddüt etse ve ayrı ayrı cihetinden bir hâdiseye muvafık gelse, hem bilhassa makama mutabık, hem bilhassa kelâmın mânâsına muvafık ve müeyyid olsa, o muvafakat o vakit işaret derecesine çıkar. Evet muzaaf münasebet, işarettir. M.)

işaret ::: (a. i. c. : işârât) : 1) bir şeyi (kaş, göz, el, parmak, baş ile) gösterme. 2) iz, alâmet, nişan. 3) tas. doğrudan doğruya değil de, hatırlatmak nev'inden verilen emir.

işâret-i aliyye ::: şeyhülislâm emri.

işâret-i ilâhiye ::: tanrı buyruğu.

işâret ::: anlamlı davranış, belirti.

İşaret :::


  1. Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im.

  2. Belirti, gösterge, levha, tabela, alamet.

  3. El, yüz hareketleriyle gösterme
    Örnek: Artık işaretleri bırakmış, konuşuyor, bir taraftan da saçlarını düzeltiyor. R. H. Karay

  4. İnsanlar arasında anlaşmayı görüşmeyi sağlayan bütün semboller.

işâret ::: alamet , gösterme

işâret ::: ‬gösterme

işâret ::: alamet

işâret ::: iz

işaret ::: alamet, bel, belirti, damga, delalet, en, eser, gösterge, im, koku, nişan

İŞARET :::

Bir şeyi bir vasıta ile (el, göz, kaş veya parmakla) göstererek bildirmek. * Nişan, alâmet, belli bir iz. * Ist: Doğrudan doğruya olmadan, hatırlatma suretiyle verilen emir. (Münasebat-ı tevafukiye eğer taaddüt etse ve ayrı ayrı cihetinden bir hâdiseye muvafık gelse, hem bilhassa makama mutabık, hem bilhassa kelâmın mânâsına muvafık ve müeyyid olsa, o muvafakat o vakit işaret derecesine çıkar. Evet muzaaf münasebet, işarettir. M.)