ihata ~ احاطه
Redhouse Sözlüğü - ihata ~ احاطه maddesi. Sayfa: 34 - Sira: 20
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü ihata - احاطه ingilizce anlamı, احاطه - ihata osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte احاطه - ihata kelimesi nasıl geçiyor. ihata osmanlıca nasıl yazılır. ihata nedir, ihata ne demek arapca yazılışı.
احاطه means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language احاطه. احاطه attoman turkish I mean, احاطه What is the meaning of the word, what does it mean in turkish احاطه, Ottoman Turkish English Dictionary
احاطه ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ احاطه تعني باللغة الإنجليزية. احاطه ماذا يعني في اللغة العثمانية. احاطه ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية احاطه
احاطه چه کلمات انگلیسی چیست؟ احاطه به معنای انگلیسی. احاطه چه در زبان عثمانی بود. احاطه به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت احاطه
ihata ~ احاطه güncel sözlüklerde anlamı:
iHATA ::: Etrafından çevirmek, kuşatmak, içine almak. Kuşatılmak, sarılmak. * Geniş bilgi ile anlamak, tam kavramak.
ihata ::: (a. i.) : 1) bir şeyin etrafını çevirme, sarma,kuşatma, etrafı çevrilme, kuşatılma, sarılma. 2) tam kavrayış, anlayış, geniş bilgi.
ihâta ::: çevirme, kuşatma, kavrayış.
iHaTA ::: Allahü teâlâ her şeyi ihâta etmiştir. Her şeye yakındır ve her şeyle berâberdir. Fakat, bizim alıştığımız, bildiğimiz ve anladığımız ihâta, yakınlık ve berâberlik gibi değildir. Bunlar, O'na lâyık değildir. Mahlûkların (yaratılmışların) hiçbiri O'nu ve sıfatlarını ve fiillerini (işlerini) anlıyamaz, bilemez. Bunlara anlamadan inanmak lâzımdır. (İmâm-ı Rabbânî)
İhata :::
- Kuşatma.
- Kavrayış, anlayış.
ihâta ::: kuşatma , kavrama
ihâtâ ::: kuşatma , etrafından çevirmek , kuşatmak , içine almak , kuşatılmak , sarılmak , geniş bilgi ile anlamak , tam kavramak
ihâta ::: kavrama
ihâta ::: kuşatma
ihâta ::: sarma
ihata ::: (a. i.) 1) bir şeyin etrafını çevirme, sarma,kuşatma, etrafı çevrilme, kuşatılma, sarılma. 2) tam kavrayış, anlayış, geniş bilgi.
İhâta ::: Bir şeyin etrafını çevirme; sarma; kuşatma; etrafı çevrilme; anlayış; geniş bilgi
ihata ::: kapsam, kuşatma, ufuk
ihata :::
İHATA :::