Çağdaş Sözlük

hatem ~ ختم

Redhouse Sözlüğü - hatem ~ ختم maddesi. Sayfa: 831 - Sira: 35

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü hatem - ختم ingilizce anlamı, ختم - hatem osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte ختم - hatem kelimesi nasıl geçiyor. hatem osmanlıca nasıl yazılır. hatem nedir, hatem ne demek arapca yazılışı.

ختم means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language ختم. ختم attoman turkish I mean, ختم What is the meaning of the word, what does it mean in turkish ختم, Ottoman Turkish English Dictionary

ختم ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ ختم تعني باللغة الإنجليزية. ختم ماذا يعني في اللغة العثمانية. ختم ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية ختم

ختم چه کلمات انگلیسی چیست؟ ختم به معنای انگلیسی. ختم چه در زبان عثمانی بود. ختم به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت ختم

hatem ~ ختم güncel sözlüklerde anlamı:

HaTEM ::: Mühür. Üzerinde yazı olan ve mühür yerine kullanılan yüzük. * Son. En son.(...Sath-ı arzda altı ay zarfında beşerin haşrini temsil eden o sayısız haşir ve neşirlerde görünen rububiyetin o tasarruf-u aziminde pek yüksek, büyük ve ince nakışlı bir hâtemi vardır. Mahlukatın icadında görünen şu intizamlar, suhuletler, sür'atler, imtiyazlar hep o hâtemin parıltısından meydana geliyorlar. Evet her bahar mevsiminde pek hakimane, basirane, kerimane faaliyetler başlar ve hârikulâde san'atlar yapılır. M.N.)

HATEM ::: Çok cömert ve eli açık adam.

HATEM ::: Kırılmış olan şey.* Hayvanın çok yaşamaktan dolayı zayıf olması.

hâtem ::: (a. i.) : 1) mühür, üstü mühürlü yüzük.

hâtem-î merâret ::: acılık mührü. 2) en son.

hâtem-i sadâret ::: pâdişâhın sadrâzamlarda duran mühürü.

hâtem-ül-enbiyâ, hâtem-ün-nebiyyîn ::: (nebilerin. peygamberlerin sonuncusu) : Hz. Muhammed (Aleyhisselam)

Hâtem ::: (a. h. i.) : 1) Arab kabileleri arasında tanınmış "Tayyi" kabilesine mensup ve cömertliğiyle meşhur olan "ibnü Abd-illâh Bin Sa'd" in lâkabı. 2) s. çok cömert [adam].

hatm ::: (a. i.) : 1) hitâma erdirme, bitirme. 2) Kur'ân'ı başından sonuna kadar okuma. 3) mühürleme, mühürlenme.

hatm ::: (a. s.) : 1) hâlis. 2) i. hüküm ve kaza îcâbettirme. 3) i. sağlamlaştırma.

Hâtem ::: cömertliğiyle tanınan bir zengin.

hatem ::: mühür, son.

hâtem ::: mühür , yüzük , son

hatm ::: mühürleme , hatim , hatim indirme

hâtem ::: ‬mühür

hâtem ::: yüzük

hatm ::: ‬hatim

hatm ::: hatim indirme

hatm ::: mühürleme

Hâtem ::: (a. h. i.) 1) Arab kabileleri arasında tanınmış

hatm ::: (a. i.) 1) hitâma erdirme, bitirme. 2) Kur'ân'ı başından sonuna kadar okuma. 3) mühürleme, mühürlenme.

hatm ::: (a. s.) 1) hâlis. 2) i. hüküm ve kaza îcâbettirme. 3) i. sağlamlaştırma.

HATEM :::

Kırılmış olan şey.* Hayvanın çok yaşamaktan dolayı zayıf olması

HÂTEM :::

Mühür. Üzerinde yazı olan ve mühür yerine kullanılan yüzük. * Son. En son.(...Sath-ı arzda altı ay zarfında beşerin haşrini temsil eden o sayısız haşir ve neşirlerde görünen rububiyetin o tasarruf-u aziminde pek yüksek, büyük ve ince nakışlı bir hâtemi vardır. Mahlukatın icadında görünen şu intizamlar, suhuletler, sür'atler, imtiyazlar hep o hâtemin parıltısından meydana geliyorlar. Evet her bahar mevsiminde pek hakimane, basirane, kerimane faaliyetler başlar ve hârikulâde san'atlar yapılır. M.N.)