Çağdaş Sözlük

havi ~ خاوی

Redhouse Sözlüğü - havi ~ خاوی maddesi. Sayfa: 828 - Sira: 21

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü havi - خاوی ingilizce anlamı, خاوی - havi osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte خاوی - havi kelimesi nasıl geçiyor. havi osmanlıca nasıl yazılır. havi nedir, havi ne demek arapca yazılışı.

خاوی means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language خاوی. خاوی attoman turkish I mean, خاوی What is the meaning of the word, what does it mean in turkish خاوی, Ottoman Turkish English Dictionary

خاوی ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ خاوی تعني باللغة الإنجليزية. خاوی ماذا يعني في اللغة العثمانية. خاوی ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية خاوی

خاوی چه کلمات انگلیسی چیست؟ خاوی به معنای انگلیسی. خاوی چه در زبان عثمانی بود. خاوی به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت خاوی

havi ~ خاوی güncel sözlüklerde anlamı:

HAVi ::: İçine alan, ihtiva eden, kaplayan. Câmi'. * Biriktirici. * Kuşatan.

HAVi ::: Çekirge.

Hâvî ::: (a. s.) : 1) ihtiva eden, içine alan, şâmil, kaplıyan, toplıyan. (bkz. : cami'). 2) müz. Türk müziğinin büyük uşullerindendir. 64 zamanlı ve 48 darblıdır. 64 zamanlı yegâne ölçü olan hâvî'nin 64/2 lik "ağır hâvî" mertebesi de kullanılmıştır. Bu usul ile peşrev ve besteler ölçülmüştür. Hâvî, 16 uzun ("2" kıymetinde) ve 32 kısa ("1" kıymetinde) zamanı teşkîl eden, sırasiyle 2 sofyan, 2 yürük semaî, 7 sofyan ve 1 nîm hafiften mürekkeptir.

havi ::: (a. i.) : 1) yıl, sene. 2) etraf, çevre. 3) güc, kuvvet, takat. Lahavle velâ kuvvete illâ billâh : kuvvet ve kudret ancak Cenâbıhakk'a mahsustur.

hâvî ::: kapsayan.

Havi :::


  1. İçinde bulunduran, kapsayan.

hâvî ::: içeren , ihtiva eden

hâvi ::: içine alan , ihtiva eden

hâvî ::: ‬içeren

hâvî ::: ihtiva eden

Hâvî ::: (a. s.) 1) ihtiva eden, içine alan, şâmil, kaplıyan, toplıyan. (bkz. : cami'). 2) müz. Türk müziğinin büyük uşullerindendir. 64 zamanlı ve 48 darblıdır. 64 zamanlı yegâne ölçü olan hâvî'nin 64/2 lik

havi ::: (a. i.) 1) yıl, sene. 2) etraf, çevre. 3) güc, kuvvet, takat. Lahavle velâ kuvvete illâ billâh : kuvvet ve kudret ancak Cenâbıhakk'a mahsustur.

Hâvi ::: Kapsar; kapsayan; içeren; içerir

Hâvi ::: Kapsar; kapsayan; içeren; içerir

HAVÎ :::

Çekirge

HAVİ :::

İçine alan, ihtiva eden, kaplayan. Câmi'. * Biriktirici. * Kuşatan