Çağdaş Sözlük

hamil ~ حامل

Redhouse Sözlüğü - hamil ~ حامل maddesi. Sayfa: 757 - Sira: 13

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü hamil - حامل ingilizce anlamı, حامل - hamil osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte حامل - hamil kelimesi nasıl geçiyor. hamil osmanlıca nasıl yazılır. hamil nedir, hamil ne demek arapca yazılışı.

حامل means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language حامل. حامل attoman turkish I mean, حامل What is the meaning of the word, what does it mean in turkish حامل, Ottoman Turkish English Dictionary

حامل ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ حامل تعني باللغة الإنجليزية. حامل ماذا يعني في اللغة العثمانية. حامل ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية حامل

حامل چه کلمات انگلیسی چیست؟ حامل به معنای انگلیسی. حامل چه در زبان عثمانی بود. حامل به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت حامل

hamil ~ حامل güncel sözlüklerde anlamı:

HaMiL ::: (Hâmile) Yüklü yüklenmiş. * Gebe. * Taşıyan, götüren. * Hâiz. * Mâlik, sahib. * Uhdesinde bir poliçe bulunan.

HAMiL ::: Kötü tanınmış olan kimse.

HAMiL ::: Kefil. * Başka yerden getirilen oğlan.

hâmil ::: (a. s. c. : hamele) : 1) yüklü. 2) gebe. 3) hâiz. 4) sahip, mâlik. 5) taşıyan, götüren. 6) uhdesinde bir poliçe bulunan.

hâmil-i vahy ::: Cebrail Aleyhisselâm.

hâmil ::: (a. s.) : adı kötüye çıkmış olan kimse.

hâmil ::: yüklenen.

Hamil :::


  1. Elinde bulunduran, üzerinde taşıyan.

  2. Çek, bono, poliçe, gönderim belgesi, hisse senedi, tahvil vb. her türlü değerli kâğıdı yasalara uygun olarak elinde bulunduran kişi.

hâmil ::: taşıyan , taşıyıcı , yüklü , gebe , hamile

hamîl ::: kefil , başka yerden getirilen oğlan

hâmil ::: ‬taşıyan

hâmil ::: hamile

hâmil ::: sahip

hâmil ::: (a. s.) adı kötüye çıkmış olan kimse.

Hamil ::: Elinde bulunduran, taşıyan gerçek ya da tüzel kişidir.

hamil ::: destek

HAMÎL :::

Kefil. * Başka yerden getirilen oğlan

HAMİL :::

Kötü tanınmış olan kimse

HÂMİL :::

(Hâmile) Yüklü yüklenmiş. * Gebe. * Taşıyan, götüren. * Hâiz. * Mâlik, sahib. * Uhdesinde bir poliçe bulunan