acı ~ آجی
Redhouse Sözlüğü - acı ~ آجی maddesi. Sayfa: 32 - Sira: 2
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü acı - آجی ingilizce anlamı, آجی - acı osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte آجی - acı kelimesi nasıl geçiyor. acı osmanlıca nasıl yazılır. acı nedir, acı ne demek arapca yazılışı.
آجی means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language آجی. آجی attoman turkish I mean, آجی What is the meaning of the word, what does it mean in turkish آجی, Ottoman Turkish English Dictionary
آجی ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ آجی تعني باللغة الإنجليزية. آجی ماذا يعني في اللغة العثمانية. آجی ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية آجی
آجی چه کلمات انگلیسی چیست؟ آجی به معنای انگلیسی. آجی چه در زبان عثمانی بود. آجی به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت آجی
acı ~ آجی güncel sözlüklerde anlamı:
Acı :::
- Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı.
- Tadı bu nitelikte olan
Örnek: Acı kahvesini yudumluyordu. T. Buğra - Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ıstırap
Örnek: Omuzlarına kadar vücudun derisini haşlayan bayıltıcı yanma acısı ve dehşeti çok sürmedi. P. Safa - Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem
Örnek: İnsan, ölümün acısını en çok günün iki uzak saatinde hissetmektedir. Y. Z. Ortaç - Koyu (renk)
Örnek: Sıcak iklimlerde bu mevsim, tek renktedir, sadece acı yeşildir. R. H. Karay - Keskin, hoşa gitmeyen, şiddetli
Örnek: Acı poyraz kuvvetle esiyordu. O. Kemal - Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, korkunç
Örnek: Acı söz insanı dininden çıkarır. Atasözü
Acı ::: Bedenin bir parçasına dokunulunca hissedilen ağrı.
acı ::: ağır, ağrı, ateş, azar, çığlık, dağ, dokunaklı, elem, eziyetli, felaketli, göb
üt, ıstırap, keder, kaba, keskin, kırıcı, kötü, kubat, meşakkatli, üzüntü, yar
a, zehir, zehirli