Çağdaş Sözlük

end ~ اند

Redhouse Sözlüğü - end ~ اند maddesi. Sayfa: 216 - Sira: 10

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü end - اند ingilizce anlamı, اند - end osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte اند - end kelimesi nasıl geçiyor. end osmanlıca nasıl yazılır. end nedir, end ne demek arapca yazılışı.

اند means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language اند. اند attoman turkish I mean, اند What is the meaning of the word, what does it mean in turkish اند, Ottoman Turkish English Dictionary

اند ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ اند تعني باللغة الإنجليزية. اند ماذا يعني في اللغة العثمانية. اند ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية اند

اند چه کلمات انگلیسی چیست؟ اند به معنای انگلیسی. اند چه در زبان عثمانی بود. اند به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت اند

end ~ اند güncel sözlüklerde anlamı:

End :::


  1. i. uç, son, nihayet, baş; akıbet, encam; gaye, amaç, niyet, maksat, meram; sonuç netice. end for end uçları ters çevrilmiş. end on den. baş başa, tam pruvada; tos vuruşu gibi baş başa. end to end s. sıra ile veya uç uca dizilmiş. at loose ends. boşlukta, gayesiz; işsiz, ortalıkta. at ones wit's end aklı başından gitmiş, şaşırıp kalmış. from beginning to end baştan sona. from end to end bir uçtan bir. uca go off the deep end k.dili kendini zor duruma sokmak, düşünmeden ileri atılmak; çok sinirlenmek, duygusal kontrolu kaybetmek; intihar etmek. in the end sonunda, nihayetinde. He is at the end of his tether çaresizlikten kıvranıyor. Bütün imkânlarını kullanmış. keep one's end up sorumluluğunu çok iyi bilmek; kendini gayet iyi savunmak. make an end of bitirmek, son vermek; mahvetmek, işini bitirmek, öldürmek. make both ends meet geçinebilmek, geliri giderine denk gelmek, ayağını yorganına göre uzatmak. no end sonsuz, pek çok. odds and ends ufak tefek şeyler. on end dik, dikine; mütemadiyen, üst üste put an end to son vermek to the end that gayesi ile. world without end ebediyen.

  2. f. bitirmek, son vermek, nihayete erdirmek; sonuna gelmek; ortadan kaldırmak, imha etmek; öldürmek; bitmek, tamam olmak, nihayete ermek; ölmek. end up bitirmek, son vermek; sonunda olmak.