Çağdaş Sözlük

iade ~ اعاده

Redhouse Sözlüğü - iade ~ اعاده maddesi. Sayfa: 138 - Sira: 25

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü iade - اعاده ingilizce anlamı, اعاده - iade osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte اعاده - iade kelimesi nasıl geçiyor. iade osmanlıca nasıl yazılır. iade nedir, iade ne demek arapca yazılışı.

اعاده means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language اعاده. اعاده attoman turkish I mean, اعاده What is the meaning of the word, what does it mean in turkish اعاده, Ottoman Turkish English Dictionary

اعاده ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ اعاده تعني باللغة الإنجليزية. اعاده ماذا يعني في اللغة العثمانية. اعاده ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية اعاده

اعاده چه کلمات انگلیسی چیست؟ اعاده به معنای انگلیسی. اعاده چه در زبان عثمانی بود. اعاده به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت اعاده

iade ~ اعاده güncel sözlüklerde anlamı:

iADE ::: Geri vermek. Eski haline getirme. * Mukabilini yapma. Karşılığını yapma. * Avdet ettirmek. * Edb: Bir mısraın veya beytin son kelimesini, kendisinden so a gelen mısra veya beytin ilk kelimesi olarak kullanma sanatı. İade'li şiire "muâd" da denmektedir.Ey vücud-u kâmilin esrar-ı hikmet masdarıMasdarı zatın olan eşyâ sıfatın mazharıMazharı her hikmetin sensin ki kilk-i kudretinSafha-i eflâke nakşetmiş hutut-ı ahteriAhteri mes'ud olan oldur ki tâb-ı pâkinin Kabil-i feyz ola nutkundan safâ-yı cevheriCevheri ma'yub olan nâkıs benim kim muttasılSadedir hattın hayalinden zamirim defteriDefter-i a'malimin hattı hatadandır siyâhKan döker çeşmim hayâl ettikçe hevl-i mahşeriMahşeri eşkim verir seylâba ger ruz-i cezaOlmasa makbul-i dergâhın sirişkin gevheri Gevheridir ışık bahrinin Fuzulî ab-ı çeşmLiyk bir gevher ki Lütf-u Hak ânadır müşteri.Fuzulî gazelinde olduğu gibi.

"); iade ::: (a. i. avd'den.) : 1) gerigönderme; gönderilme, geri çevirme. 2) eski hâline getirme. 3) karşılık yapma.

iâcfe-i afiyet ::: iyileşme, [hastalıktan].

iâde-i i'tibâr ::: kaybedilen itibârı tekrar kazanma, iflâstan kurtulma [ticârette].

iâde-i muhakeme ::: yeniden muhakeme.

iâde-i mücrimin ::: suçluların kendi memleketlerine gönderilmesi.

iâde-i yemin ::: hasmın teklîf ettiği yemîni kendisine ettirme.

iâde-i ziyaret ::: karşı ziyarette bulunma.

iâde ::: geri verme.

İade ::: Özellikle Divan edebiyatında bir beytin son sözcüğünü ondan sonraki beytin ilk sözcüğü olarak kullanmayla ilgili söz sanatı.

iâde ::: geri verme , geri vermek , geri gönderme

iâde ::: ‬geri verme

iâde ::: geri gönderme

İade ::: Geri verme; geri çevirme; eski duruma getirme

İade ::: Geri verme; geri çevirme; eski duruma getirme

iade :::

geri verme; geri çevirme; eski duruma getirme

İADE :::

Geri vermek. Eski haline getirme. * Mukabilini yapma. Karşılığını yapma. * Avdet ettirmek. * Edb: Bir mısraın veya beytin son kelimesini, kendisinden sonra gelen mısra veya beytin ilk kelimesi olarak kullanma sanatı. İade'li şiire "muâd" da denmektedir.Ey vücud-u kâmilin esrar-ı hikmet masdarıMasdarı zatın olan eşyâ sıfatın mazharıMazharı her hikmetin sensin ki kilk-i kudretinSafha-i eflâke nakşetmiş hutut-ı ahteriAhteri mes'ud olan oldur ki tâb-ı pâkinin Kabil-i feyz ola nutkundan safâ-yı cevheriCevheri m