Çağdaş Sözlük

baki ~ بقیع

Redhouse Sözlüğü - baki ~ بقیع maddesi. Sayfa: 374 - Sira: 35

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü baki - بقیع ingilizce anlamı, بقیع - baki osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte بقیع - baki kelimesi nasıl geçiyor. baki osmanlıca nasıl yazılır. baki nedir, baki ne demek arapca yazılışı.

بقیع means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language بقیع. بقیع attoman turkish I mean, بقیع What is the meaning of the word, what does it mean in turkish بقیع, Ottoman Turkish English Dictionary

بقیع ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ بقیع تعني باللغة الإنجليزية. بقیع ماذا يعني في اللغة العثمانية. بقیع ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية بقیع

بقیع چه کلمات انگلیسی چیست؟ بقیع به معنای انگلیسی. بقیع چه در زبان عثمانی بود. بقیع به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت بقیع

baki ~ بقیع güncel sözlüklerde anlamı:

BaKi ::: Ebedî, dâimî. Sonu gelmez. Ölmez. * Sonsuz. * Cenab-ı Hak. * Artan. Geri kalan. * Bundan başka.(Madem beka, Bâki-i Zülcelâl'e mahsustur ve mâdem Bâki'nin esması bâkiyedir ve mâdem Bâki'nin âyineleri Bâki'nin rengini, hükmünü alır ve bir nevi bekaya mazhar olur. L.)

BaKi ::: Ağlayan.

Baki ::: (a. h. i.) : ünlü Türk Şâirlerinden olup asıl adı Abdülbâki Mahmud'dur; babasının adı Mehmed'dir. İstanbul'da doğmuştur. Kanunî Sultan Süleyman'dan himaye görmüş ve Meliküşşuara, Sultânüşşuarâ gibi unvanlar kazanmıştır. Meşhur dîvânından başka Mevâhib-i ledüniye tercümesi vardır ki buna meâlimülyakîn fî siyreti seyyid-il-mürselîn adını vermişti. El-âlâm fî ahvâl-i beldet-il harâm tercümesi ile Fazâil-i cihâd'ı vardır; bunu da Meşâir-ül-eşvak ile Mesâri-ül-uşşâk'dan tercüme etmiştir, (d. : 1527-Ö. : 1599) .

Bakî ::: (a. s. bükâ'dan.) : ağliyan. (bkz. : giryân).

bâkî ::: sonsuz, kalıcı.

bâkî ::: kalıcı , ölümsüz

bâki ::: ebedi , daimi , sonu gelmez , ölmez , sonsuz , cenab-ı hak , artan , geri kalan , bundan başka

bâkî ::: ‬kalıcı

bâkî ::: ölümsüz

bâkî ::: artan

bâkî ::: geri kalan

Baki ::: (a. h. i.) ünlü Türk Şâirlerinden olup asıl adı Abdülbâki Mahmud'dur; babasının adı Mehmed'dir. İstanbul'da doğmuştur. Kanunî Sultan Süleyman'dan himaye görmüş ve Meliküşşuara, Sultânüşşuarâ gibi unvanlar kazanmıştır. Meşhur dîvânından başka Mevâhib-i ledüniye tercümesi vardır ki buna meâlimülyakîn fî siyreti seyyid-il-mürselîn adını vermişti. El-âlâm fî ahvâl-i beldet-il harâm tercümesi ile Fazâil-i cihâd'ı vardır; bunu da Meşâir-ül-eşvak ile Mesâri-ül-uşşâk'dan tercüme etmiştir, (d. : 1527-Ö. : 1599) .

Bakî ::: (a. s. bükâ'dan.) ağliyan. (bkz. : giryân).

Baki ::: Sürekli; daimî; artan; kalan; kalımlı; kalıcı; ölümsüz; saklı duran

Baki ::: Sürekli; daimî; artan; kalan; kalımlı; kalıcı; ölümsüz; saklı duran

baki ::: öteki, sürekli

baki :::

sürekli; daimî; artan; kalan; kalımlı; kalıcı; ölümsüz; saklı duran

BÂKÎ :::

Ağlayan

BÂKİ :::

Ebedî, dâimî. Sonu gelmez. Ölmez. * Sonsuz. * Cenab-ı Hak. * Artan. Geri kalan. * Bundan başka.(Madem beka, Bâki-i Zülcelâl'e mahsustur ve mâdem Bâki'nin esması bâkiyedir ve mâdem Bâki'nin âyineleri Bâki'nin rengini, hükmünü alır ve bir nevi bekaya mazhar olur. L.)